Olivander'in Asa Dükkanı'ndan çıkarken içindeki mutluluk ve sükunet devam ediyordu. İkinci olarak nereye gideceğini biliyordu. Kitapçıya gidecekti tabii. Onun için bilgi güçtü. Ne kadar bilgi, o kadar sihir ve o kadar güç demekti. Kendinden emin, zarif adımlarıyla ilerledi bir çok büyücü ve cadı arasında. Boş yere telaş yapanları gördü ve bu zavallılardan olmadığı için kendisiyle gurur duydu. Flourish & Blotts tabelasını gördüğünde içerisinin ne kadar kalabalık olduğunu gördü. İşte gene çok fazla gereksiz ses olacaktı. İstemsizce içeri girdi. Normal bir günde burada çok az kişinin olacağından adı gibi emindi. Bir kaç kişiyi iteklemek zorunda kaldı öne geçmek için. Öz ailesinin getirdiği prestij bu zavallı dükkanda iş görmüyordu maalesef. İstediği kitapları bulduktan sonra uzun kuyruğa dahil oldu istemsizce. Sıra ona geldiğinde neredeyse kitapları bırakıp gidecekti. Dükkan sahibi tek tek kitaplara bakıyordu şimdi.
"Standart Sihir Kitabı (Miranda Goshawk), Sihir Tarihi (Bathilda Bagshot), Sihirli Teori (Adalbert Waffling), Acemiler İçin Biçim Değiştirme Rehberi (Emeric Switch), Bin Büyülü Ot Ve Mantar (Phyllida Spore), Sihirli İksirler (Arsenius Jigger), Fantastik Canavarlar Nelerdir, Nerede Bulunurlar? (Newt Scamander), Karanlık Güçler, Kendini Korumak İçin Rehber (Quentin Trimble). Hımm... Hepsi on üç galleon tatlım." dedi. Normalde 'tatlım' kelimesinden hoşlanmayan Cassandra, hiç havasında olmadığından cevap verme ihtiyacı bile duymadan galleonları uzattı ve hızlı adımlarla Diagon sokağına çıkarak derin bir nefes aldı. "Tiny!" diye seslendi kalabalıkta. Sanki ileride tanıdığı biri varmış gibi. O sırada yanında bir cisimlenme sesi duyuldu. "Buyrun efendi Cassandra." dedi cin. Cassandra aşağılayıcı bakışlarıyla "Şunları hemen eve götürmeni istiyorum. Seni yine çağıracağım." dedi kitapları cinin çelimsiz kollarına bırakırken. Cin başını eğdi ve aynı sesle kayboldu.