Diagon Yoluda tam olarak neyin nesiydi. Dünyasını biliyordu ancak tam olarak 6 yaşından beri büyükannesi ile yaşadığı için bu soğuk evde varlığını bildiği şeylerden pekte haberdar değildi.
Tek yapabildiği şey kafasında şekillendirmek ve betimlemeye çalışmaktı. Büyükamcası bir hafta evvel mısırdaki aile hesabından tanıdıkları cincüceler vasıtası ile diagon yolundaki Gringotts Bankasına Percival adına kasa açtırıp Percival'ın aile parasını aktarmıştı.
"Percival lütfen biraz çabuk olur musun?" Holden gelen sesle irkilip dalgınlığını ve düşüncelerini kafasından silmeye çalıştı yatağının baş köşesindeki masadan yeşil mürekkep ile yazılmış parşomen parçasına uzanıp alarak ayağa kalktı ve yatağının demirliğine gelişi güzel bırakılmış siyah renkli gömleğini giydi masasındaki yuvarlak biçimdeki aynada saçlarını düzeltti parşomeni ilişiğindeki listeyle katlayıp kotunun arka cebine aceleyle tıktı ve "Geliyorum" Diye seslendi.
On dakikaya yakın bir süredir büyükannesi ve büyükamcasının verdiği telkinleri dinleyek uçuş tozunun nasıl kullanılması gerektiğini anlamaya çalışıyordu. Büyükamcası ızgarasından çıkacağı dükkanın "Aktar Sihir Malzemeleri Dükkanı" olduğunu söyledi birkez daha ve en fazla üzerinde durduğu konu ise dükkan çalışanına Gringotts Büyücü Bankası'na gitmesi gerektiğini söylemesiydi.
Percival uçuş tozundan bir miktar alıp ızgaranın altına girdi ve içindeki büyük korku ve heyacan karışımı bir duyguyla "Diagon Yolu" diye haykırdı. Saniyeler henüz geçmiştiki gözlerini hafif tozlu kuru bir dükkanın tam ızgarasının altında açtı ızgaradan çıkıp etrafına bakındı dükkan baştan aşşağıya gümüş, bakır, pirinç tarzı kazanlar teleskoplar ölçekler ve çeşit çeşit eşya ile doluydu biraz bekledikten sonra "Merhaba, Kimse Var Mı?" diyebildi ürkek bir sesle ne gelen nede cevap veren biri gözükmüyordu orada durup beklememesi gerektiğini sezinledi çünkü içinde heyecandan ziyade korkuda hakimdi dükkandan çıktı cadde boyunca ilerlemeye başladı etrafı olabildiğince görmeye gayret etti ama bir o kadarda adımlarını hızlı tutuyordu ilerlerken yanlışlıkla birkaç büyücüye istemsizce çarpmış hemen ardından "Özür Dilerim" demeyide eklemişti. Ve sonunda gitmesi gereken yeri görmüştü Gringotts öteki dükkanların yanında devasa büyüklükte olabildiğince beyaz gözalıcı bir yapıydı adımlarını hızlandırdı mermer merdivenlerden becerebildiği şekilde acele ettiğini belli etmemeye çalışarak bir o kadarda hızlı çıkıyordu şimdi. Girişteki cincüce o geçerken hoşgeldiniz gibisinden öne doğru eğildi selam verdi Percival ikinci bir kapının önündeydi şimdi gümüş büyük bir kapıydı o sırada büyükamcasının kotpantolonunun cebine beyaz bir beze sarılı şekilde koyduğu ufak bir anahtarla en baştaki cincüceye gitmesi gerektiği telkini geçti aklından iki cüncüce daha girişteki cüncüce gibi eğilip selam verdikten sonra büyük kapıyı açtılar Percival'ın gördüğü manzara karşısında gözleri kamaşmıştı hemen öne doğru ürkekce bir adım atarak gördüğü en baştaki cincüceye doğru yürümeye başladı koridor boyunca yürümeye devam ederken birkaç cincüce meşgul oldukları işi bırakıp ona doğru baktılar. Percival dikkatini baştaki cincüceye vererek yürümesini sürdürdü tam önünde değilde cincüceyi görebilmek için yüksek masanın bikaç adım gerisinden durup "Günaydın, Adım Godric Percival kasamdan para çekmek istiyorum" diyebildi boğuk bir sesle. Cincüce yapması gerekeni biliyormuş gibi görünüyordu köşede duran cincücelerden birine işaret ederek gelmesini belirtti.
Görevli cincüce kapıyı açtığında Percival kendini taş bir koridorda buldu döşenmiş rayların üzerinden bir araba onları bekliyor gibiydi cincüce binmesini işaret etti ve hızla koridorda kayarcasına ilerlemeye başladılar Percival gözlerini olabildiğince kapadı fazla uzun sürmeden araba durdu bir kasanın önündeydiler şimdi percival gözlerini açtığında cincücenin anahtarı istediğini uzattığı elinden anladı cebindeki bezden anahtarı ayırıp cincüceye uzattı.Cincüce anahtarla kasayı açtı ve geçmesini söyledi Percival Büyükannesinin söylediği gibi Elli galleonu alıp tekrardan kasanın dışına adım attı. Gringotts'da geldiği gibi çıkışıda hızlı tutmaya çalıştı ve şimdi mermer merdivenelerden Diagon Yoluna bakıyordu bir değişiklik vardı sadece içinde kabaran tek duydu artık sadece heyecan mutluluk ve fazlasıyla meraktı.
Konu: Godric Percival