Kitaplarımı Almıştı En Sonunda Simdi ona Göre En gerekli Şey
Asa idi Ve Bir Asa Almak İçin Bir Dükkan Arıyordu. Hava Güzeldi Ve Sıcak Bir
Adam Gördü Ona Doğru.Yürümeye Başladı. Merhaba Efendim ''Merhaba'' Buraya Hiç gelmeğimden
Acaba Nerden Asa Alabilir Diyerek. Adama Sordum Adam Dalgın Bir Bicimde ''Hmm
Oliver AlabilirsinSokağın Sonlarında Tabeladan Anlarsın Dedi. Ve O Karanlık
Sokakta Kayboldu Sokağın Sonuna Doğru Gittim Ve Olivander Dükkânı Görüp içeri
Girdim Kimse Yoktu.Kapıdan girer girmez çalan zilin sesi Beni ürküttü Raflara Bakıyordum
ki Yaslı Bir Adam. Cıktı ortaya Bana Dönerek Hosgeldiniz Beyefendi Diyerek
Teker Teker AsarıGösteriyordu Bu Arada Ağzı laf yapıyordu. Demin Jacqueline
Black Adlı küçük Bir Bayan Geldi ve Güzel Bir Asa Seçip gitti bakalım Sana
Nasıl Bisi Vereceğiz.Elime Arıyordum Ama Hepsi bos Odun parçası gibiydi İçimde
Bir Kıpırdı Bile Hissetmedim Arka Raflara Doğru Gittik Tozlu Ve Pis Bir Yerden Çok
Düz Bir Asa.Çıkardı Ve Bana Verdi Elime Aldığım An İçimde Bir Kıpırtı
Hissettim Sanki Ruh Esimi. Bulmuş Ölmüş Annemi Ve Babamı Yanımda Bulmuş
Gibiydim Kalbim Isınmış Küt Küt Atıyordu Gözümü Açtığımda Asa Küçük Işıklar Çıkıyordu.